Teşekkür et, pozitif ol...
Günlük koşturmalarım içinde unuttuğum birçok konu oluyor. Market alışverişleri, araca yakıt alımı, spor yapma, iş arkadaşlarımla görüşme, sosyal medya arkadaşlarımla görüşme, mahallemdeki arkadaşlarımla görüşme, ev ahalimle görüşme vs...daha birçok şey sayılabilir. Çıkar amaçlı yada değil bu koşturmacanın içinde muhakkak sonunda teşekkür edeceğim durumlar ortaya çıkıyor.
Bazen yüzüm asık, moralim bozuk, keyfim yok, hiç konuşmadan işlerimi yapıyorum/yapmaya çalışıyorum. Durum böyle iken, lisanı hâlimin karşı tarafa yansıdığını çabucak görüyorum. Bazen farketmediğim anlar oluyor. Böyle bir zamanda tanıdığım biri ile karşılaşmamak yada karşılaştığım zaman konuşmamak için gayret sarfettiğimi görüyorum.
Bana hiçbir faydası olmayan bu durumun neden kaynaklandığını anlayamıyorum. Herkesi mutlu etmeye çalışmak beni yorar, benim işim değil diyorum. Acaba doğru mu yapıyorum? Kendi iç dünyamda savaşıp, kabuğuma çekilip, öfkemi karşımdaki kişiye yansıtıyorum ve etkilendiğini net görüyorum. Bu durum hiç hoşuma gitmiyor. Bana neden böyle davranıp böyle konuşuyorlar diye ayrıca sinirleniyorum.
Çok keyifli, neşeli, sevinçli, pozitif olduğumda güne merhaba diyerek başlıyorum.
Karşıma kim çıkarsa çıksın, asansörde, merdivende, yolda, otobüste, metroda vs...herkese merhaba diyorum ve karşılıksız teşekkür ediyorum. Bu durumun karşılığını her an her yerde alıyorum. Merhaba, nasılsınız ........teşekkür ederim. Altın kelimeler....
Birkaç anımı paylaşmak istiyorum; yürüyüş yaptığım bir saatte, yokuşlu bir yoldan kağıt toplayıcısının arabasını yukarıya doğru zorlanarak çektiğini gördüm. Koşarak sihirli bir el gibi, destekli itmeye başladım. Kolayca yokuşu bitirdikten sonra beni görünce yüzündeki tebessümü görmeliydiniz ve teşekkürle ayrılık.
İş koşturmalarının yoğun olduğu bir zamanda, bir evrakı çok acil bir yere yetiştirmem gerekiyordu. Otobüs durağına yetişmek için kaldırımların üstünden bir ceylan gibi sekerek gidiyordum ki, bir ses "evladım karşıya geçmeme yardım eder misin?" kulağımda yankılandı. Hay aksi nerden çıktı şimi bu? çok acelem vardı, hızlı bir kararla olumsuz kimliği bir kenara atarak yaşlı amcanın elinden tutarak araçları durdurup karşıya geçtik. Yaşlı amca dua ede ede ayrıldı. (vefat etti ise Allah rahmet eylesin)
Görünen o ki, olumsuz düşünceler, davranışlar, beynimizin sürekli negatif yönde fikirler üretmesine neden olduğu gibi, davranışlarımızın da olumsuz olması yönünde tetikliyor. Duygu, düşüncelerimiz olumsuz duruma göre oluşmaya başlıyor.
Oysa ki, pozitif düşünce, olumlu düşünce, güzel düşünce, beynimizin pozitif hareket etmesine neden oluyor. Fizyolojik olarak, biyolojik olarak, görsel olarak, herşeyi etkilediği gibi, karşımızdaki kişilerinde bize karşı duygu, düşünce, hareketlerini olumlu yönde dönüşünü sağlıyor.
Unutma merhaba de ve teşekkür et....
Yazımı Mevlana' nın sözleri ile kapatıyorum
Üzülme, kızma kimseye yaptıklarından dolayı,
Aksine teşekkür et ihanet edenlere sadakati öğrettikleri için,
Minnet duy yalancılara doğrunun farkına varmanı sağladıkları için,
Mutsuz edenlere dua et, mutluluğu daha derin hissettirdikleri için,
Herkesi sev yaşamına bir anlam kattıkları için,
Hayat bu yüzden daha güzel siyahlar beyazı farkettirdiği için...
Sağlıcakla kalın
Yorumlar (1)