Türk Psikiyatri Derneğinin hazırladığı bir yazıyı yakın zamanda okumuştum, ülkemizde psikiyatrik vakaların sayısı 20 milyona yakın. Yıllar geçtikçe psikiyatri hastaları sayıları günden güne artış gösteriyor/gösterecek demek ki. Olaylar bireysellikten çıkmış toplumsal sorunlara dönüşmüş gibi. Temelini geçim korkusu, para bulamama korkusu, iş bulamama korkusu, eğitim korkusu, komşuluk korkusu, sosyal çevre korkusu, dijital erişim korkusu, din korkusu, yaşam korkusu, acaba ne derler korkusu ve en önemlisi de ölüm korkusu....
Korkuların içinden çıkamadığımız dünyamızda ne de çoklar varmış...Bitmeyen korkuların artması ile toplumsal hastalıklar! beraberinde geliyor ve önümüzdeki yıllarda artarak devam edecek gibi görünüyor.
Geride bıraktığımız içeriğini yıllar geçsede asla unutamayacağımız 2020 senesi...İyi anılmayacağı kesin. Peki bu felaketler iyi mi kötü mü? İlerleyen yıllarda hep birlikte göreceğiz.
Felaketler yılı 2020 yi geride bıraktık; ama gelecek yıllar gösteriyor ki, geçmiş yılları aratacak sanki...Normal yaşantının dışına çıkmaya başladık. 2021 ve sonrası içinde bu paronoyaklık artarak devam edecek gibi. Korkunun korkulanının değiştiği dönemlere adım atmış durumdayız. Hayatımızın dijitale döndüğü zaman diliminde hayatımızın akışı da kişi yada kişilerin ellerine bakıyor demektir. Açtığımız ellerin farklılaştığı, korku sebeplerinin değiştiği, sevgi ve samimiyetin kaybolduğu zirveye giden seneyi de görmüş olduk.
Yoksa bu dönem insanoğlu için evrim mi? devrim mi?
Geniş aile ortamından, çekirdek aile ortamına, çocuklu ailelerden kariyerli yıllara, gökyüzünü gördüğümüz evlerden, gökyüzüne hasret kaldığımız plazalara, yüzyüze görüşmelerden, elektronik görüşmelere, sevinç ve gözyaşlarının olduğu yapımızdan, emojilerle yaşama, duygularımızın bizi sevdiği dönemlerden, duygusuz yaşamlara, hayal ettiğimiz yıllardan, hayalsiz yıllara, ne kadar bastırılmışız ki, yüzyüze konuşamadığımız konuları, elektronik ortamda rahatça savurur olduğumuz yıllara, en önemlisi de secde ettiğimizin belli olduğu dönemlerden, secdeyi cebimize göre yaptığımız yıllara geldiğimiz dönemler....
Hayatımızdan 2020 geldi ve geçti...
Korkuların artarak ilerlediğimiz yıllara, geride karanlıklar bırakarak ve yine karanlıklara doğru....Karanlıklara doğru diyorum çünkü ertesi günlere ne gibi süprizlerle, ne gibi haberlerle, nasıl bir yaşantı ile karşılaşacağımız henüz belli değil.
Konuya başladığımız cümle ile gelişme aşaması ne alakası var değil mi? Çok alakası var maalesef. Korkular ortak noktalara çıkınca 10 kişiden 3' ü umursamayabilir; ancak kalanları umursuyor ve bu rakam milyonlara ulaşınca gündemler buna göre değişiyor maalesef...
Salgın hastalık ve dijital dünya şu anda paralel gidiyor. Etkiye tepki çok gecikmeden adapte olduk.
Umarım akıl ve ruh sağlığımızı kaybetmeden sağlık ve güzelliklerle dolu yaşayacağımız yılları görürüz....
Sağlıcakla kalın....
Yorumlar (0)